25 Kasım 2011 Cuma

6 Kuran'daki Mucize Kelimesi üzerine




       Bugünlerde yeni bir moda çıktı. Dini yeni çağa uydurmak için kelimelerle oynamak. Belirli kelimelerle oynayarak dinin her çağa uygun olduğunu göstermek. Bu kelimelerden bir tanesi de mucize kelimesi. Bazıları Kuran’da mucize kelimesi yoktur, diyerek akılları bu güne kadar hiçbir şekilde kanıtlanamamış mucizelere bir şekilde açıklama bulmak ve bundan önemlisi dinin mucize kelimesi ile yarattığı inanılması güç durumları kırarak, dini geniş kitlelere yaymak. Kısacası amaçları kelime oyunları yaparak  dini; sevimli, nesnel, bilimsel gösterip taraftar toplamak açıklanabilir. Bu yazıda yapılan kelime oyunlardan bir tanesini yani Kuran’da mucize kelimesi yoktur, tezini inceleyceğiz...

        Öncelikle şunu bilmek gerekir, Kuranda mucize yoktur diyenler, bir kelime oyunu yapmaktadırlar.  Dayanakları Arapçadaki mucize kelimesinin Kuran’da geçmemesi ve yerine ayetün veya ayet kelimesi kullanılmasıdır. Oysa mucize kelimesinin geçmemesi bir şey ifade etmez çünkü dil çağdan çağa göre değişir, o dönem ayet  kelimesi, mucize kelime yerine kullanılmış olabilir daha önemlisi ayet ve mucize kelimeleri aynı kökten olmasa bile aynı anlama gelmiş olabilir. Biz bunu en iyi cümle içinde kullanarak anlayabiliriz. Cümle içinde ayet ve mucize kelimelerinin kullanımı bize çok şey açıklar, çünkü hiçbir kelime  tek anlamda kullanılmaz ve birden fazla anlam içerebilir. Ve dahası kelimeler bulundukları cümledeki konumlarına göre anlam kazanırlar.

Mesela;
Ali yazı yazdı.
Ali yazın okula gitti.

İkisi de kök olarak aynı kelime olmasına karşın anlamları farklıdır.  Burda da görüldüğü gibi anlamları farklı sesleri aynı kelimeler vardır. Daha doğrusu bir kelime cümle içinde anlam kazanır.
Bir örnek daha..

Ali gözü için göz doktoruna gitti.
Ali tek gözlü bir ev tuttu.

        Anlamları farklı yazılışları farklı olan bir kelimeye başka bir örnek.  Bu gibi örnekler Arapçada dahil olmak üzere İngilizceden Çinceye kadar bütün dillerde vardır çünkü evrensel bir konudur.

        Bazı yerlerde ayet kelimesi için sadece ayet anlamı vardır başka anlama gelmemektedir denmektedir. Meal çevirilerinin hepsi yanlış denmektedir.

Oysa ayet kelimesi Arapçada ayet, delil, mucize gibi anlamlara gelebilmektedir..
Bu durumu yani olmayan mucizeyi ayetlerde inceleyelim…

Ve kâlellezîne lâ ya’lemûne lev lâ yukellimunâllâhu ev te’tînâ âyeh(âyetun), kezâlike kâlellezîne min kablihim misle kavlihim, teşâbehet kulûbuhum, kad beyyennal âyâti li kavmin yûkınûn(yûkınûne).

Bakara 118’de

Bilmeyenler, “Allah bizimle konuşsa, ya da bize bir MUCİZE gelse ya!” derler. Bunlardan öncekiler de tıpkı böyle, bunların dedikleri gibi demişti. Onların kalpleri (anlayışları) birbirine benziyor. Biz âyetleri, kesin olarak inanacak bir toplum için açıkladık

Hangi anlamda kullanıldığını öğrenmek için

1-      Ayet anlamında kullanalım :

Bilmeyenler, “Allah bizimle konuşsa, ya da bize bir AYET gelse ya!” derler. Bunlardan öncekiler de tıpkı böyle, bunların dedikleri gibi demişti. Onların kalpleri (anlayışları) birbirine benziyor. Biz âyetleri, kesin olarak inanacak bir toplum için açıkladık

Gördüğünüz gibi burada ayetün kelimesini ayet anlamında kullanırsak bir anlam düşüklüğü söz konusu oldu yani burada ayet kullanılamaz… tekrar tekrar okursanız anlam düşmesini anında hissedeceksiniz. Burda ayet dediğimiz zaman aklımıza ilk gelen şey kuran ayetleridir. Ancak cümleye bakıldığında kuran ayetlerinin kastedilmediği rahatlıkla anlaşılmaktadır.

2-      Delil anlamında kullanalım:

Bilmeyenler, “Allah bizimle konuşsa, ya da bize bir DELİL gelse ya!” derler. Bunlardan öncekiler de tıpkı böyle, bunların dedikleri gibi demişti. Onların kalpleri (anlayışları) birbirine benziyor. Biz âyetleri, kesin olarak inanacak bir toplum için açıkladık

Delil anlımı uydu…

3-      Mucize anlamında kullanalım:

Bilmeyenler, “Allah bizimle konuşsa, ya da bize bir MUCİZE gelse ya!” derler. Bunlardan öncekiler de tıpkı böyle, bunların dedikleri gibi demişti. Onların kalpleri (anlayışları) birbirine benziyor. Biz âyetleri, kesin olarak inanacak bir toplum için açıkladık

Mucize kelimesi de uydu.  Hemde açıkça en uygun anlam bu olduğu gözüküyor.
Görüldüğü gibi ayet kelimesi delil ve mucize olarak kullanılmıştır. En çok mucize kelimesi uymaktadır.

Şimdi de ayet anlımına gelebilecek bazı ayetlere bakalım:

Zuhruf

Ellezîne âmenû bi âyâtinâ ve kânû muslimîn(muslimîne).

(69)   (Allah şöyle der:) "Ey ayetlerimize inanan ve müslüman olan kullarım! Bugün size korku yoktur, siz üzülmeyeceksiniz de."

1-  mucize anlamında kullanalım…
(Allah şöyle der:) "Ey MUCİZELERİMİZE inanan ve müslüman olan kullarım! Bugün size korku yoktur, siz üzülmeyeceksiniz de."

Burada mucize anlamı koyduk mu anlam düşmesi oluyor.. dikkatli okuyun..

2-Ayet kelimesini ayet anlamında kullanalım:

(Allah şöyle der:) "Ey AYETLERİMİZE inanan ve müslüman olan kullarım! Bugün size korku yoktur, siz üzülmeyeceksiniz de."

Burada ayet olarak kullandığımızda anlam cuk diye oturdu…

3-Ayet kelimesini delil anlamında kullanalım:

(Allah şöyle der:) "Ey DELİLLERİMİZE inanan ve müslüman olan kullarım! Bugün size korku yoktur, siz üzülmeyeceksiniz de."

Burada delil olarak kullandığımız zaman da anlam düşmesi oldu. Yani  bu üç şıktan en iyisi ayet olarak kullanılmasıdır.

         Kuranda mucize kelimesinin hangi anlamlara geldiğini açıklamak için verilen iki örnek yeterlidir.   Bu örnekler arıttırılabilir.

        Sadece bir kelimeyi bir manada kullanarak bunun o manaya geldiğini iddia etmek, apaçık şekilde bir kelime oyunu yapmak, bir şeyleri empoze etmeye çalışmaktadır.  Umarım kuranda mucize yoktur, yada o yoktur bu yoktur gibi iddiaların altında İslam’ı parçalamak gayesi yoktur!

       Saygıdeğer Müslüman kardeşlerim, bu gibi kelime oyunlarına kendinizi kaptırmamanız için kendi anadilinize sahip çıkınız. Dilbilgisi kurallarını azcık dahi olsun bilmenizin size çok şey katacağından eminim.



6 yorum:

  1. yav sen gerçekten tam bir salaksın, ulan bende oturmuş senin salaklığın okuyorum ya

    YanıtlaSil
  2. Merak ettim salaklık nerdeymiş?

    YanıtlaSil
  3. Zorla AYET algısını MUCİZE yapmak neyin nesi?

    YanıtlaSil
  4. Kuranda mucizelerin sürekli reddedildiği gerçektir. Evet hiçbir yerde mucize diye bi kelime killanilmamis Arapça olarak ama kasıt mucizedir yalnız hepsinde de inkarcilarin bu istekleri reddedilmiştir cevrelerİnde bulunan dağları meyveleri ayı güneşi geceyi gündüzü zaten bi mucize olarak yarattigini söylüyor Allah

    YanıtlaSil
  5. Türkçe düşünerek arapça üzerine yorum yapıyorsun sevgili kardeşim.Bir şeyi savunuyorsan önce ön yargısız bir şekilse o konuyu anlamaya çalış.

    YanıtlaSil

biraz eğelence fena olmaz

YAZILARIM

din (1) dinler (3) islamiyet (6) sadece tanrı (5) sosyal (1)