19 Kasım 2011 Cumartesi

0 Zinaya Övgü!

       Zina kelime manası olarak evlilik dışı cinsel ilişki olarak da tanımlanabilir. Özellikle bütün eski toplumlar ve dinler tarafından yasaklanan hatta şeytanın yardımcısı olarak görülen bir durum olarak görülür. Bu yasaklama modasına İslamiyet’te uymuş ayetlerle zinayı yasaklamıştır;



4:15 - Kadınlarınızdan zina edenlere karşı, içinizden dört şahit getirin. Eğer onlar, şahitlik yaparlarsa, bu kadınları, ölüm alıp götürünceye kadar veya Allah onlara bir çıkış yolu açıncaya kadar evlerde hapsedin.

17:32 - Zinaya da yaklaşmayın, çünkü o pek çirkindir ve kötü bir yoldur.

24:2 - Zina eden kadın ve zina eden erkekten her birine yüz sopa vurun; Allah'a ve ahiret gününe inanıyorsanız, Allah dini(ni tatbik) hususunda sizi sakın acıma duygusu kaplamasın! Müminlerden bir grup da onlara uygulanan cezaya şahit olsun.

25:68 - Yine onlar ki, Allah ile beraber başka bir tanrıya yalvarmazlar, Allah'ın haram kıldığı cana haksız yere kıymazlar ve zina etmezler. Bunları yapan günahı(nın cezasını) bulur.

60:12 - Ey Peygamber! İnanmış kadınlar sana gelip Allah'a hiçbir şeyi ortak koşmamaları, hırsızlık etmemeleri, zina etmemeleri, çocuklarını öldürmemeleri, elleri ile ayakları arasında bir iftira uydurup getirmemeleri, iyi bir işte sana karşı gelmemeleri hususunda sana bey'at ederlerse onların bey'atlarını al ve onlar için Allah'tan mağfiret dile. Şüphesiz Allah, çok bağışlayan, çok merhamet edendir.

       Bunun gibi pek çok ayette zina yasaklanır ve şiddetle kınanır.
       Öncelikle şunu belirtmek istiyorum ki insanlık var olduğundan beri onlara yapışık olan bir dürtü için, ceza uygulamak, ne kadar insanlığa sığar yada ne kadar gereklidir bunu iyice düşünüp tartmak gerek. Ben kendi açımdan baktığımda haftada en az bir kere mastürbasyon yapan erkek veya kadının cinsel yönden kendini duraksatması yada kalıplara sokmasını imkansız gözükmekteyim.  Hele recm gibi cezalarla insanları yok etmek oldukça saçmadır.  Zinayı önlemenin en kolay yolu cinselliğin azaltacak şeyler kullanmaktır. Örneğin, şap gibi! :)
     Ahlak ve cinsellik bazen birbirine düşman kimi zaman da birebirine dost kavramlardır. Bir kişi ne kadar az farklı insanlarla düşüp kalkarsa yada bakir veya el değmemişse o kadar kıymet görür. Şunu söylemek mümkün müdür? Cinsellik açısından bonkör ve serbest insanlar kötüdür veya ahlaksızdır.  Biraz önce de dediğimiz gibi insanlara yapışık olan bir dürtüyü ahlakın merkezi yapmak ne mantıklıdır? Evlilik öncesinde çeşitli bayanlarla ve erkeklerle cinsel ilişki de bulunmuş olanlar pekâlâ özel yaşamlarında sadık bir eş olabilirler. Aldatma dürtüsü ve aldatmak üzerine araştırılması gereken ayrı bir durumdur. Yani ahlak ve cinsellik üzerine direk bağlantılı olduğunu düşürmek neredeyse imkansızdır. Bu yönüyle bakarsanız illegal ilişkilerin sadece bir tabu olduğu su götürmez bir gerçektir.

           Gelelim esas meseleye, zina oldukça kötü bir kavram olarak gözükmektedir. Hiç düşünmeden belki de evlilik dışı ilişkiyi kötü sayarız. Çünkü en başta ilahi dinlerimiz kötülemiştir. Dünyadaki nerdeyse çoğu şey gibi kötülüğün ve iyiliğin de aynı kavramlarda buluşan kelimelerin çift taraflı bir yüzü olduğunu söylemek gerekir. Sanıldığının aksine zinanın iyi tarafları vardır,  kötü tarafları da!

               Önce kötü taraflarına değinelim, sık sık eş değiştirmeler sonucu her türlü cinsel hastalığa davet çıkabilir. Toplum bazında bulaşıcı hastalıklar daha kolay yayılabilir. Eğer sadece şehvet ön planda olursa sağlıklı çocukların bulunması zorlaşır. Hatta şehvet üzerine yapılan ilişkilerin yaygınlaşması sevgi aşk gibi bir takım kavramların azalması mümkündür. Doğrusu bu tezlerin haklılık payı olsa da unutulan şeyler vardır. Her şey usulünce olunca zaten hastalık bulaşması söz konusu olamaz. Sağlıklı çocuk yetiştirme konusunda söylenen tezleri doğru buluyorum ancak tam tersi de söz konusudur bunu da birazdan anlatacağım.

              İllegal cinsel ilişkiye karşı yürütülen kötülük tezlerini doğru yanlarının olduğunu düşünsem de cinsel özgürlüğün ve illegal ilişkinin övülecek yanlarının olduğu kimsenin aklına gelmez. Zinanın en büyük yararı nüfustur. Aile kurmanın mutlu olmaktan önemli getirisi yeni bireylerin dünyaya gelme mekanı olmasıdır. Bunun sonucu olarak nüfus artışı kaçınılmazdır. Nüfus arttıkça iş bulma ve barınma, sağlık aklınıza gelebilecek her türlü sorun artmaktadır. Şöyle bir düşünelim cinsel ilişki için evlilik zorunlu hale gelsin yani aynı kutsal kitaplarda olduğu gibi olsun, tahminimce beş on yıl içinde nüfus patlaması kaçınılmaz olacaktır. Nüfus artıkça kaos kaçınılmazdır. Nüfus artışının en önemli sorunu büyük ihtimalle kirlilik ve yiyecektir. Zina olmasa belki de bugün nüfusla başımız dertte olabilirdi. Nufus artışıyla başımız zaten dertte diyebiliriz. Bunun yanında nüfus artışının cinsel özgürlükle düştüğünün en güzel örneği  Avrupa ve muhafazakâr olmayan toplumlar olsa gerek düşünüyorum. Cinsel özgürlüğün getirdiği olumlu sonuçlardan birisi doğal olarak cinsel tatmine ulaşmış bireyler olduğu için bu bireyler çocuk yapmak konusunda pek de istekli değillerdir. Cinsel özgürlüğün getirdiği ikinci olumlu sonuç ise sağlıklı aile meselesidir. Zannın aksine cinsel özgürlük sağlıklı çocuklar yetiştirmek için en iyi çözüm cinsel özgürlük ve zinanın yasak olmamasıdır. Cinsel özgürlüğün yaşandığı yerde eşler seçilerken titiz davranılmakta ve genelde çiftler birbirini tanıdığı için mutlu evlilikler sürdürmektedirler. Bunun sonucu ise her bakımdan insanlığa yararlı ve sağlıklı çocuklar yetiştirilmektedirler. Oysa muhafazakar toplumlar da ise evlilikler genelde cinselliğe dayandığı için ve mutluluk ön planda olmadığı için amaç sadece çocuk yetiştirmek olmamaktadır. Sonuçta bu ülkelerde geri kalmışlıktan ve her türlü sorunlardan başlarını kaldıramamaktadırlar. Cinsel özgürlüğün başka bir sonucu ise genetik olarak mükemmel bireylerdir. Evlilikteki amaç cinsellik olmadığı için akraba evliliği yaşanma olasılığı düşüktür.  Akraba evliliklerinden uzaklaşma demek daha az genetik hastalıkların azalması demektir. Ayrıca işin bir de kişisel boyutu vardır. Cinsellik tabu olmaktan çıktıkça ve özgürleştikçe bireyler mutlu olabilecekleri insanları bulmakta zorlanmamaktadır.
          Zinanın veya cinsel özgürlüğün yararlarını veya zararlarını karşılaştırdığım zaman illegal cinsel ilişkinin veya cinsel özgürlüğün toplumlarının insanların mutluluğu için gerekli olduğunu görüyorum. Ahlak ile cinselliği karıştırmamak gerekir. Eşe sadık olmak bir erdem gereğidir. Evlilik öncesinde yapılan ilişkiler eğer ciddi ilişkilerde ya da mutlu olan ilişkilerde  yapılıyorsa neden zararlı olsun ki. Cinsel özgürlüğün nüfusu kontrol edeceği ve nüfus patlamasının önüne geçeceği için cinsel özgürlüğümüz, dünyadaki eşitliğin temellerini atmamızda bize yardımcı olabilir. Hatta şunu rahatlıkla diyebiliriz ki ilahi olup olmadığını bilmediğimiz yasalara uymak yerine doğanın yasalarına ve Darwin’e saygıyla yaklaşsak dünyadaki düzeni sağlayabiliriz, mutlu insanlar mutlu dünya düzeni yaratabiliriz. Çünkü doğa, mutlaka çürük elmaların yavru yapmasını engelleyecektir. Aslında inandığımız şeyler bize cinsellik için, evlenmek toplum düzeni için, aile kurmak evlenmemiz söylerken farkında olmadan düzensizliğimizin ve sıkıntılarımızın kaynakları olmaktadır. Yeterli aile mutluluğu yeterli şartlar altında yaratılan  her birey toplum için birer sorundur. Şimdi eminim birileri makarayı başa sardı diyecek ki cinsel hastalıklar veya diğer hastalıklar ne olacak! Dediğim gibi her şey usulünce olursa illa ki evlenmek mi gerek!

          Bitirmeden  önce bir şey daha eklemek yerinde olacak. Kimi görüşler zina, içki gibi şeyleri kötülüğün kaynağı olarak görür. En basit mantıkta bu tür şeylerle uğraşanların dünyanın en kötü insanları olması gerekir yada hepsinin kötüleşmesi gerektiğini düşünmemiz gerekir. İnsanları tanıdıkça anlıyorum ki bu tür şeyler kötülük kaynağı olmasından öte bir tür kişilik ipucu olarak değerlendirilmesi daha mümkündür. Yine insanları tanıdıkça anlıyorum ki eğer insan kötüyse bu tür aracılara hiçbir zaman ihtiyacı yoktur ve mesele her zaman seçimlere gelip dayanır. Seçiminiz içkiyi çok tüketip ciğerlerinizi mahf etmekse, ya da şehvete çok fazla eğilip yuva kurmanın o güzel anlamını kaçırmaksa yani seçimleriniz kötüyse, zinayı veya başka bir şeyi suçlamak ne kadar anlamlıdır? Dolayısıyla seçimlerin anlamlı olabilmesi için  anlamlı ve kültürlü bireyler olmalı, seçimleri ona göre yapmalıyız. Yani kötülük içkiden, kumardan, zinadan değil ; cahillikten, düşüncesizlikten, seçimlerden gelir…



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

biraz eğelence fena olmaz

YAZILARIM

din (1) dinler (3) islamiyet (6) sadece tanrı (5) sosyal (1)